PKK, SINIR ÇİZİYOR

                                               

12 Temmuz 2015 günü Ardahan’ın Göle İlçesi’nde pikniğe giden bir araç taranıyor. Bu saldırıda Kanber Morkoç adlı yurttaş yaşamını yitirdi. HDP, saldırının sorumlusu olarak askeri gösterdi. Suçsuz bir köylünün öldürülmesini fırsata dönüştürerek geniş bir propagandaya başladı bölücüler. Tam da güvenlik güçlerine saldırı kampanyasına dönüşmek üzereyken olay, gerçek ortaya çıktı.

Boşuna dememiş atalarımız: “Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.” diye. Saldırıdan iki gün sonra Ulusal Kanal’ın internet sayfasında PKK’nın bölge sorumlularının telsiz konuşmaları yayımlandı. Üç gün sonra da yani 15 Temmuz’da bu kez Aydınlık gazetesinde manşete çıktı telsiz konuşmaları. Bu konuşmalardan anlaşıldığı üzere köylüleri taşıyan dolmuşu tarayan PKK. Sonrasında da Kanber Morkoç’un cenaze törenine katılanlar da HDP’liler. Kısacası, PKK öldürüyor; HDP cenaze töreni düzenliyor suçsuz yurttaşa.

Tarih, 20 Temmuz 2015… Tarih, 20 Temmuz 2015… Yer, Adıyaman… PKK’lılar, Jandarma Uzman Onbaşı Müsellim Ünal’ı şehit ettiler.

Neden mi?

Adıyaman-Çelikhan yolu üzerinde Koçali Barajı yapılmakta.

Niçin mi?

Yüzlerce hektarlık kurak, çorak araziyi sulamak için... Yani Adıyaman köylüsüne daha çok aş, daha çok iş sağlamak için... Toprağın verimini artırmak için…

PKK, baraj inşaatını engellemek için iş makinelerini yakmakta. Zaman zaman taciz ateşi açmakta. Bu yolla Adıyaman köylüsünün aş ve iş sahibi olmasını engellemekte. Kendini barış güvercini olarak sunan ve de Kürtlerin hakları için savaştığını söyleyen bölücü örgüt, ne yazık ki köylülerin ekmek kazanma haklarını engellemekte.

Ardahan ve Adıyaman, PKK’nın daha önceden çok fazla etkili olduğu ve eylem yaptığı iller değil. Açılım süreciyle Güneydoğu ile Doğu Anadolu’nun bir bölümünü PKK’ya terk edildi. AKP hükümeti sözde demokratikleşme paketleriyle bu bölgelerdeki güvenlik güçlerini karargâhlarına hapsetti. Dağlardaki teröristler kentlere indi. Halk, bölücü örgütün insafına bırakıldı. Neredeyse bölgedeki birçok ilimiz, PKK’nın kontrolüne girdi. Böylece özgüveni artan bölücüler, eylemlerini sözde devlerinin sınır illerine kaydırdı. Amaçları kendi sınırlarını belirlerken, bir yandan da saldırılarla demografik durumu de3ğiştirmek. Bu yolla da hem Karadeniz’e hem de Akdeniz’e açılacak yolları bulmak.

Ardahan ve Adıyaman saldırılarına benzer eylemler, önümüzdeki günlerde de olabilir. Türkiye’yi yönetenler, bu tehlikeyi görmeli. Açılım denen rezillikte vazgeçilmeli. Güvenlik güçleri, bölgede duruma yeniden egemen olmalı. Siyasetçiler oy uğruna aymazlık yapmamalı. Türkiye’nin BOP tuzağından kurtulmasının zamanı gelmedi mi daha?

                                   Adil Hacıömeroğlu
                                   21 Temmuz 2015



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder